
''ooo buyrun buyrun'' diye sizi karşılayan yaşlı bir kanlıca sakinin neşeli ses tonu ile girdim Kanlıca İskelesi' nin küçücük şirin meydanına...
bir sürü güvercin uçuşuyor, atılan yemleri kapmak için yarışıyor, size huzur veriyor.
her kanat çırpışlarında belki yaşamın en güzel anı belki en dramatik anı aklınıza geliyor; siyah ile beyaz gibi... birbirine giriyor olumlu olumsuz kardeş düşünceler...
belki kuş olmak istiyorsunuz uzak diyarlara gitmek için, istediğiniz an istediğiniz yerde olmak, sevdiklerinizin yanında olmak için...
ben bayılırım kuşlara minicik serçesinden, kocaman kartalına hayranım kuşlar dünyasına...
ve işte böyle Kanlıca beni bambaşka etkiledi. Orada yaşayan insanların sakinliği ve içtenliği sizi büyülüyor! keşke bende burada yaşasaydım diye içinizden geçiriverirsiniz...
yolunuz düşerse meşhur Kanlıca Yoğurdunu yemeyi sakın unutmayın...
çok lezzetli üstündeki şekeri her yerinize bulaşıyor :) ağzınız burnunuz üstünüz başınız bembeyaz tozlanıyor...
tekrar gitmek istiyorum!çok güzel bir gündü manzara bir harika bol bol resim çektik...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder